Yap Yaşa Öğren | Deneyimle Dönüş

Merhaba, Bu bülteni başlatmamızın arkasında çok net bir niyet var: Öğrenmeyi ezberden çıkarıp, gerçek deneyimlere dayalı bir kültüre dönüştürmek.

UPRISE olarak öğrenmeyi dört duvar arasında, bir sınıfta değil, hayatın tam içinde, insanın kalbinde ve zihninde şekillenen bir süreç olarak görüyoruz. “Yap – Yaşa – Öğren” yaklaşımımız da tam olarak bunu anlatıyor:

Yaparak, çünkü bilgi ancak eylemle anlam kazanır.

Yaşayarak, çünkü deneyim gerçek dönüşümün kapısını aralar.

Öğrenerek, çünkü gerçek öğrenme bilmekten öteye geçip değişmeyi ve gelişmeyi kapsar.

Bu bültende,

● Kurumlarda deneyimsel öğrenmenin etkilerini,

● Gerçek hayat hikâyelerini,

● Uygulanabilir ipuçlarını ve

● Teoriden pratiğe nasıl geçildiğini paylaşacağız.

Yolculuğumuza ilham arayan yöneticiler, eğitim tasarımcıları, İK profesyonelleri ve öğrenmeye tutkusu olan herkes davetli.

Çünkü hepimiz biliyoruz ki: Öğrenme değiştirir. Ama yaşanan öğrenme dönüştürür.

Yap – Yaşa – Öğren | Sayı 1

Bilgiden Fazlası: Deneyimle Gelen Dönüşüm

Her gün sayısız bilgiye maruz kalıyoruz. Okuyoruz, dinliyoruz, izliyoruz. Peki sonra ne oluyor?

Çoğu zaman:

● Bildiğimizi sanıyoruz ama uygulamıyoruz.

● Okuduğumuzu hatırlıyoruz ama hayatımıza geçiremiyoruz.

● Eğitimden çıktığımız gün, öğrendiklerimizi unutabiliyoruz.

Çünkü bilgi tek başına yeterli değil. Bilgi, ancak deneyimle birleştiğinde gerçek bir değişim yaratır.

Dönüşüm Nerede Başlıyor?

UPRISE olarak kendimize hep şu soruyu soruyoruz: “Bu bilgiyi katılımcı ne zaman, nerede ve nasıl kullanacak?”

Cevabı bulduğumuz yer, sınıflar değil gerçek hayatın sahnesi oluyor. Bir liderlik eğitiminde teorik modeller anlatmak değil, yönetsel hatalarla yüzleşilen bir simülasyon yaşatmak… İletişim eğitimi verirken sadece kuramları sunmak değil, gerçek çatışmaların çözümünü deneyimletmek…

İşte bu sayede öğrenme, zihinden kalbe ve davranışa taşınıyor. Gerçek dönüşüm de tam burada başlıyor.

Teori mi, Pratik mi? Hayır: Teori + Deneyim = Dönüşüm

Kolb’un öğrenme döngüsünü bilirsiniz: Yaşantısal deneyim → Gözlem → Kavramsallaştırma → Deneme

Biz bu döngüyü sahaya taşıyoruz. Sadece anlatmıyor, yaşatıyoruz:

● Oyunlar,

● Rol canlandırmaları,

● Vaka analizleri,

● Kutu oyunları,

● Etkileşimli araçları kullanıyoruz.

Katılımcıyı “izleyici” olmaktan çıkarıp “oyuncu” yapıyoruz. Çünkü dönüşüm, sahne arkasında değil sahada yaşanır.

Sonuç: Bilgiden Davranışa, Davranıştan Sonuçlara

Kurumlar sadece çalışanlarının bilgi sahibi olmasını değil, değişmesini ister. Bu değişim, ancak davranışlara yansıdığı zaman gerçek olur.

UPRISE’ın deneyimsel öğrenme yaklaşımı sayesinde:

● Bilgiler sadece öğrenilmez, içselleştirilir.

● Eğitimler sadece dinlenmez, yaşanır.

● Değişim yalnızca vaat edilmez, gerçekten gözlemlenir.

Son Söz: Hissetmiyorsan, Öğrenmiyorsun

UPRISE olarak şuna inanıyoruz: Öğrenme sadece bilgi aktarmak değildir. Öğrenme, hissettirmektir. Değiştirmektir. Dönüştürmektir.

Sadece anlatmayalım. Yaşatalım. Çünkü bilgi zihni eğitir, deneyim insanı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir